DENİZCİLİK TERİMLERİ
İki denizcinin aralarında meslekleri ile ilgili bir konuda konuşmasını dinleyen ve konuya hakim olmayan biri büyük ihtimalle yabancı bir dilde konuştuklarını düşünür. Denizcilik belki de en fazla mesleki terimin kullanıldığı alan olabilir. Yüzlerce yıllık geçmişi olan bu terimlerin kökeni genellikle Yunanca, İtalyanca ve Latincedir. İlk uluslararası mesleklerden olan denizcilikte ortak bir dil yaratmak amacıyla bu terimler ortaya çıkmıştır. Burada elbette tamamını hatırlamamız çok zor ancak en çok kullanılanları, özellikle yeni başlayan amatör denizcilerin bilmesi gereken olmazsa olmaz terimleri bulabilirsiniz.
TEKNEDE YÖNLER VE TERİMLER
GüverteGüverte: Temel olarak tüm tekne boyunca uzanan düz platforma
verilen isim.
Baş bodoslama: Bodoslama, bir geminin baş ve kıçında, gövdenin her iki
yanının tam ortada birleştiği kalas veya metal dikme.
Kıç bodoslama: Bir geminin kıçında, gövdenin her iki
yanının tam ortada birleştiği kalas veya metal dikme.
İskele baş omuzluk: Sol kemere ile bas bodoslama arasındaki yuvarlak
kısım.
Sancak baş omuzluk: Sağ kemere ile bas bodoslama arasındaki
yuvarlak kısım.
Pruva / Baş üstü: Bir su taşıtının burun kısmı, taşıt
hareket hâlinde iken en önde kalan kısımdır.
Yaşam mahali:
Tekne mürettebatının bulunduğu ve en alt katında makine dairesinin yer aldığı
alandır.
Vasat: Tüm deniz araçlarında en geniş kemerenin bulunduğu
orta kısımlar ve civarıdır. Sancak vasat veya iskele vasat olarak da
belirtilebilir.
Borda: Su kesiminden yukarıda kalan kısım, iskele borda ve
sancak borda olarak tanımlanır.
Kıç havuzluk ( kokpit): Yelkenli veya kürekli bir teknede
kıç tarafta topluca oturulacak yer.
Omuzluk: Teknenin baş veya kıçında sancak ve iskele
tarafında 45 derecelik nisbi açı içindeki bölüm veya yön. İskele baş omuzluk,
sancak baş omuzluk olarak tanımlanır.
Küpeşte: Yüksek havalarda denizlerin güverteye girmemesi
için bordaların ana güverteden yukarı doğru uzatılmasıyla meydana gelen ve
geminin etrafını kısmen kuşatan güverte üstündeki borda kaplaması. İnsan ve
malzemenin denize düşmesini önleyen güverte korkuluğunun direklerini
(puntelleri) birleştiren ve el ile tutulan üst bölümü.
Alabanda: Bordanın iç kısmı.
Karina: Bir teknenin sualtında kalan ıslak dış kısmı.
Sintine: Gemi makine ve kazanlarının bulunduğu kısmın
zemininin altında, genellikle ambar güvertesinin altında kalan ve gemi içinden
sızan sularla makine ve kazan dairelerinden akan yağ yakıtların toplandığı en
alt kısım.
Omurga: Teknenin postalarının üzerine oturtulup bağlandığı,
ve baştan kıça kadar uzanan ağaç/madeni kısım. Genellikle küçük teknelerde
yekpare olur.
Lavra Deliği: Filikaların mataforada iken veya karaya
çekildiklerinde içlerindeki suyu boşaltmak için karinalarında açılmış kapaklı
delikler.
Lumboz: Dairesel bir metal çerçeve ile bunun üzerine sıkıca
kapanacak şekilde yapılmış cam bir pencereden oluşan teknenin yan kısımlarına
içeri hava ve ışık girmesi için açılan
delik.
Silyon Fenerleri: Gemilerin uluslar arası kurallara göre
göstermek zorunda oldukları, boylarına göre tek veya iki tane olan, direk
üzerindeki beyaz fenerleri.
Borda fenerleri: Her biri 112,5 derecelik bir ufuk yayı üzerinde tam pruvadan kendi tarafındaki kemerenin 22,5 derece gerisine kadar kesiksiz bir ışık gösterecek surette yerleştirilmiş sancak tarafındaki yeşil, iskele tarafındaki kırmızı olan fenerdir.
EN ÇOK KULLANILAN TERİMLER
Neta: Güvenli, düzgün ve tertipli anlamına gelir.
Dümen Dinlemek: Geminin dümenle verilen manevra talebine
uygun hareket etmesi.
Dümen suyu : Tekne giderken arkasında oluşan karışık su,
köpüklü iz.
Demir Taraması: Çıpa tırnaklarının deniz dibine tam
tutunamaması sebebiyle yer değiştirmesi.
Kerteriz: Rüzgârın hafif dönüşlerini anlamak ve bu dönüşlerin rotamızı bozmasını engellemek için pruvamızdaki sabit bir noktayı aklımızda tutmaktır.
GÜVERTE DONANIMLARI TERİMLERİ
Vardavela: Teknelerin küpeştelerinde ve borda iskelelerinde personelin korunmasi için dikilmis bulunan sabit veya yatar kalkar puntellerin üzerine yatay olarak geçirilmis demir veya agaç tiriz.
Kurtağzı: İçinde halat geçmesi için güverte üzerinde baş ve kıç omuzluklarına monte edilen ağzının bir kısmı açık demir yastıklar. Tekne dışından tekneye gelen halatları koç boynuzuna almadan önce yönlendirme amaçlı kullanılan bir parçadır.
Koç boynuzu: Baş ve kıç omuzluklar ile mataforaların üzerinde bulunan ve halat volta etmek için kullanılan boynuz şeklinde iki kulaklı madeni ekipman. Genel olarak başta, kıçta ve vasatta bulunur.
Çıpa: Denizcilikte herhangi bir deniz taşıtını istenilen bir yerde sabit tutmak için suyun dibine bırakılan, iki veya daha çok kanca şeklinde kolu bulunan, uzun bir zincire veya kabloya bağlı, genellikle metalden yapılmış alet.
Fırdöndü: Zincirin gamba almaması için aralara konan bir eksene bağlı olarak dönen iki yarım bakladan oluşan kilit.
Demir ırgatı: Demirleme için kullanılan makinalara ırgat adı verilir. Gemilerdeki ırgatlar yükü çekme, kaldırma ve mayna etme işlevlerine sahiptir.
Mapa: Ucunda bir halka olan vida. Teknenin çeşitli yerlerine konularak , ucundaki halkaya makaralar veya palangalar takılır.
Anele: Halat veya parima bağlamak için yapılmış bir mapa
içinden geçirilmiş demir halka.
Puntel: Güvertenin kuvvetlendirilmesi için alttan dikine
konan destek veya güverte üzerindeki vardevelaları tutmak için güverteye dik
olarak konulan demir çubuklar. Tehlike sınırlarını belirtmek üzere küpeşteler
hizasına ve diğer yerlere konulan dikmeler.
Usturmaça: Tekneler iskeleye veya birbirine bağlanırken zarar
görmemeleri için aralarına konulan plastik malzemeden yapılmış yastık.
İşaret Fişeği: Teknelerde genelde gece kullanılan ve sorun
olduğunu belirten sinyal.
Farş tahtası: Sintine üzerindeki döşeme tahtaları.
Deniz Almanağı: Bir navigatörün, gök cisimlerinden
yararlanarak yerini bulabilmesi için gerek duyduğu tüm bilginin verildiği, yılda
bir yayımlanan kitap.
Pasarella : Kıçtankara olunduğunda, iskele veya rıhtımlara çıkmak için kullanılan portatif köprülere pasarella adı verilir. Demonte olup tekne içine alınan veya katlanan tipleri olabileceği gibi, hidrolik veya elektrikli düzeneklere kadar varan daha komplike sistemler de kullanılabilir.
Bir
sonraki yazımızda yelkencilik ile ilgili terimlere yer vereceğiz..